2016 Yılında Mobil Reklamlar

2015 yılının son çeyreğinde, 2016 yılıyla ilgili mobil ve teknolojik öngörüler peşi sıra sıralanmaya başlandı. En dikkat çekici öngörülerden biri, 2016 yılında Mobil reklam harcamalarının gazeteyi geride bırakacağı şeklinde açıklandı.

Global medya hizmet ağı ZenithOptimedia tarafından yapılan yeni Reklam Harcama tahminleri araştırmasının mobil reklamlarla ilgili detaylı öngörülerini incelediğimizde, göz gezdirdiğimiz satır aralarında, 2016 yılında mobil, gazeteyi geride bırakacak söylemleri sektörel alanda hayli ses getirecek gibi…

Mobil reklamcılık, 2014 ve 2017 yılları arasındaki tüm yeni reklam yatırımlarına %83 katkı ile tüm reklam pazarının büyümesinde, itici güç olmaya devam edeceği ve mobil reklamların 2016 yılında gazeteleri geride bırakacağı ve 2018 yılında internet reklamcılığının; televizyonun önüne geçeceği tahminleri yapılmaktadır.

Bu da demek oluyor ki mobil internet; televizyon ve masaüstü internetin ardından üçüncü büyük reklam mecrası olarak anılmaya başlayacak ve bu sayede, 2014 yılındaki %5.7’lik küresel mobil internet reklam pazar payının da 2017 yılında %15′e yükseleceğinin öngörülmüş olacağıdır.

Araştırmaya göre mobil reklamların 2016 yılında %38 büyüyerek, 71 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Gazete reklamlarının ise %4 oranında azalarak, 68 milyar dolara gerilemesi tahmin edilmektedir. Masaüstü internet reklamcılığının küresel reklam harcaması, bu yıl da büyümeye devam ederek; 2017 küresel masaüstü internet reklam harcamaları ise %19.1 olarak büyümeye devam edeceği hesaplanmaktadır.

eMarketer’in raporuna göre, 2015 yılında tüm reklam yatırımlarının %5.7 oranında büyümesi bekleniyor. Bu oranın 170.17 milyar dolarını, dijital reklamlar oluşturacağından ilerleyen dönemlerde reklam sektöründeki birinciliğin Kuzey Amerika’dan, Asya-Pasifik pazarına kayacağı da yine satır aralarında öngörülmektedir.

Araştırma raporuyla ilgili açıklama yapan ZenithOptimedia Global CEO’su, Steve King konuyla ilgili verdiği demeçte, “Mobil teknoloji tüm dünyada tüketicilerin hayatlarını hızlı bir şekilde dönüştürüyor ve bu durum tüm sektörlerde iş modellerini etkiliyor. Pazarlamacıların ve ajansların mobil dünyayı kucakladığı bu dönemde, reklam harcamalarında tarihin en hızlı dönüşümüne şahit oluyoruz” şeklinde ifadelerde bulundu.

Biz de kendi ülkemize yönelik mobil reklam harcamalarının büyümesiyle ilgili örneği; Mobil cihazlarımızla bağlandığımız ve paylaşım yaptığımız Instagram’da bu güçlü etkiyi, 30 Eylül’den itibaren yapılan sponsorlu reklam paylaşımları sayesinde yakınan görebilmekteyiz. Mobil reklam harcamalarının daha da nasıl büyüceğini çok net bir tabloyla görebiliyoruz. Ne kadar da bu durumdan pek memnun olmasak da; teknoloji ve mobil sektörün ana kaynaklarından biri olan reklam harcamaları olmadan, sektörün de büyümesi pek olağan görünmemekte.

Sektörün büyümesiyle bu alanda biz çalışanların da daha da gelişiyor olmamızı, sevindirici bir durum olarak değerlendirmekteyim.

Artık zaman, mobilleşme zamanıdır.

Bu uygulamaları yüklemeden tatile çıkmayın!!!

Okulların kapanması, tüm önemli sınavların bitmesi ve bayram telaşının gelmesiyle tatil planları yapılmaya başlandı bile. Kimimiz Amerika'ya, kimimiz Yunanistan’a, Tropikal Adaların birine ya da Çeşme, Kaş gibi Türkiye’nin tatil yörelerinde geçirecek. Belki de birçoğumuz tatil için hiç gitmediğimiz şehirlere, ülkelere gideceğiz.

Nasıl ki tatile çıkmadan önce büyük bir heyecanla tatilimizi planlarız; özellikle yurt dışında tatile çıkacaklar için, seyahat ederken bu uygulamaları kullanmak ayrı bir zevk verecektir. O halde tatilinizi daha renkli ve keyifle geçirebileceğiniz ve sizlere yardımcı olacak bir kaç uygulama önerisinde bulunmak istiyorum.

Özellikle her akıllı telefon kullanıcısının ve yeni yerler keşfetmeye, farklı kültürler tanımak isteyen herkesin kullanabileceği bu aplikasyonlar, hava durumundan tutun, uçak bilgisine, yabancı dilden, civardaki en iyi restaurant’ı tavsiye etmeye kadar tüm sorularınıza yanıt alabileceğiniz cinsten uygulamalar olup; tüm bunları store’lardan indirebilirsiniz.

Öncelikle yurt dışında bir tatil planlıyorsanız; size indirmenizi önerebileceğim ilk uygulama Word Lens olacaktır.

Word Lens (Android, iOS)
Yabancı dilini bilmediğiniz bir ülkede, dil problemi yaşıyorsanız ve o ülkede iseniz. Bir düşünün! Ne denli görmek, gezmek istediğiniz yer var ve o ülkenin dilini bilmediğinizden, örneğin adres konusunda diyelim ki zorluk yaşadınız. Hemen akıllı telefonunuzdaki Word Lens uygulamasını açıp, o ülkenin dilini seçmeniz ve kameranın çeviri yapmasını istediğiniz yazının üzerine tutmanız yeterli olacaktır. İngilizce, İspanyolca, Almanca, Fransızca, Rusça, İtalyanca ve Portekizce dillerinde çeviri yapabilen bu uygulamayı kullanırken internete de ihtiyacınız olmaması da ayrı bir özellik. Ücretsiz olan bu uygulama sayesinde yurt dışı tatillerinde müze, sergi, restaurant gibi birçok yerde dil sorunu yaşamamış olacaksınız.

Swarm & Foursquare (Android, iOS)
Çeşme’ye tatile mi gittiniz? Alaçatı’da yeni açılmış bir mekana mı gitmek istiyorsunuz? ya da daha önce hiç gitmediğiniz bir beach veya bir koya mı gitmek istiyorsunuz? Akıllı telefonunuza indirdiğiniz Swarm & Foursquare uygulamalarıyla gitmek istediğiniz yerin nasıl bir yer olduğunu daha önce check-in yapmış olan kişilerin yorumlarını okuyarak gitmek istediğiniz yerin nerede olduğuna, iletişim bilgilerine, hatta burası bir mekan ise bazen menüsüne bile bu iki uygulamaları farklı amaçlara göre kullanarak, yeni yerler keşfedebilir ve orada yaşadığınız deneyimi,  sizler de yorum ve fotoğraf paylaşarak aktarabilirsiniz.

The Weather Chanel
İstanbul’un havasını bile kestiremediğimiz şu günlerde tatilde olduğumuz sürece bize saat saat hava durumu tahminlerini bildiren bir uygulama.

AroundMe
Tatilinizde etrafınızda bulunan en yakın yerleri bulmanıza yardımcı harika bir uygulama. Aradığınız bir eczane, banka, ATM, benzin istasyonunu gibi ihtiyacınız olan ve size yardımcı olabilecek bir uygulama. Ayrıca gezip görülecek yerleri, ihtiyaç duyulacak yerleri de listeleyerek hızlıca bulmanızı sağlıyor.

Viator (Android, iOS)
Tatilde var olan kısıtlı zamanınızı en iyi şekilde kullanabilmeniz için Viator’un özel seyyahları sizin için dünyanın dört bir yanını gezip, her bölgede yapılması, görülmesi ve deneyimlenmesi gereken yerleri uygulama aracılığıyla bildiriyor. İster New York’ta olun ya da Barbados’ta size turist olduğunuzu hissettirmeyecek kadar gezgin bir uygulama.

Roadtrippers  (Android, iOS)
Seyahatlerinizde güzergah/yol takibi gibi ziyaret edilecek yerlerin benim gibi önemli olduğunu düşünenlerden iseniz, Roadtrippers tam size göre bir uygulama. Tatilinizin başlangıç ve varış noktalarını telefonunuzdaki uygulamada belirledikten sonra yol üzerinde görmeniz gereken yerleri ve diğer kullanıcıların önerilerini de sizinle paylaşarak daha fazla yer görmenizi sağlıyor.

LocalEats
Gittiğiniz tatil yerlerinde, AVM’lerde gezmekten ya da belli başlı herkesin gittiği restaurant’lara gitmekten hoşlanmayıp o yörenin yerel lezzetlerini öğrenmek istiyorsanız, sadece şehirdeki insanların bildiği küçük bir pizzeria’yı ya da caffe’leri bu uygulama sayesinde keşfetmeniz mümkün. Nearby seçeğini işaretleyerek, turistik olmayan seyahatinizi yerel lezzetlerle çeşitlendirebilmeniz için sunulmuş çok hoş bir uygulama.

Umarım bu minik tüyolarım tatillerinizde size rehberlik edebilecektir. Bu arada, fazlaca teknolojiye de çok takılmadan,  tatilden keyif almamazlık etmeyin sakın ! Şimdiden hepinize akıllı seçeneklerden oluşan çok güzel bir yaz tatili diliyorum.

Sosyal Medya Günümüz Kutlu Olsun....

Bu sene beşincisini kutladığımız Sosyal Medya Günümüz kutlu olsun. Sosyal Medya konusunda uzman olarak bugünü kutlamasam olmazdı :)

Bugünle ilgili daha detaylı bilgiye ve yurt dışında nasıl kutlandığı ile ilgili bilgiye aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

http://mashable.com/smday/

Happy Social Media Day 2015

Gayrimenkul Sektörünün Geleceği Dinamizmde

Gayrimenkul sektörü günümüzün en gözde yatırım alanlarından birisi, hatta en gözdesi desek yalan olmaz.

T.C. Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı gayrimenkul raporuna göre Türkiye gayrimenkul sektörü, toplam GSYİH’nin %19,5’ini temsil ediyor ve bu da sektöre büyük bir yatırım potansiyeli sağlıyor.

Topraktan alım yapıldığında, henüz dairelerin satışı yapıldığı süreçte dahi ciddi oranda kazanç sağlanabiliyor.

Fakat gayrimenkul alanında kazanabilmek için doğru adımı doğru yerde, doğru zamanda atmak çok önemli. Gayrimenkul sektöründe güven çok önemli bir unsurdur. Zira her firma, her semt ve her yapı, yatırım yapmanız için size güven vermez.
Bindiğiniz dalın sağlamlığını binmeden önce ölçebilmeniz gerekir. Bunun için de tecrübeli, bilinçli, kendini ispat etmiş oluşumlara yönelmek, yapılacak en doğru harekettir.

Şimdiye kadar anlattıklarımızdan hareketle sektördeki dinamizmleri, devrim niteliği taşıyan yeni nesil çalışmaları ile Kanyon gibi büyük oluşumları olan İş GYO ve Manhattan’da dünyanın en iyi projesi ödülünü kazanan Nef ‘in bir araya gelerek geliştirdiği Topkapı’daki İnistanbul Gala projesi, diğer seçeneklerden bir adım öne çıkıyor.

Bu projenin geleceği her daim parlak olan gayrimenkul sektörünün şimdiden parlayan yüzü ve güven odağı olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz.

Peki tüm bunları neye göre söylüyoruz? İsterseniz bu dinamizmin içeriğine bir göz atalım.

“Dev” Proje: İnistanbul Gala

Yaptıkları proje ve başarılarıyla kendinden söz ettiren Nef ve İş GYO, bir araya gelerek bir projeye başladıysa, bilin ki hem yatırım hem sosyal yaşamda farklılık yaratacak bir oluşuma adım atılmış demektir.

Lokasyon: Şehrin merkezi Topkapı

İstanbul’un Zeytinburnu ilçesinde Yıldız Teknik Üniversitesi Davutapaşa yerleşkesinin karşısında yer alan eski Şise Cam Fabrikasının bulunduğu alanda, yani İstanbul’un yeni ticaret merkezi olarak adlandırabileceğimiz Topkapı bölgesinde gerçekleştirilecek olan proje birçok açıdan dikkat çekiyor. Özellikle projenin uygulanacağı alandaki alışveriş merkezleri, spor ve kültür merkezleri ile gelişmiş ulaşım ağı bölgenin ne kadar avantajlı olduğunun göstergesi.

İstanbul nüfusunun yaklaşık 1,5 milyon kadarı, İnistanbul projesine sadece 15 dakikalık mesafe içerisinde yaşamlarını sürdürüyor. Yatırım uzmanları tarafından, “Mecidiyeköy-Levent” aksıyla beraber değerlendirilen “Cevizlibağ-Merter-Bakırköy-Havalimanı” aksı; alışveriş merkezleri, spor ve kültürel tesisleri ve her gün genişleyen ulaşım ağı ile yatırım değerini her geçen gün artırıyor.

Topkapı bölgesi, ulaşım hatlarının kesiştiği bir noktada yer alması ve kolay ulaşılabilirliği ile konut ve ofis yatırımlarının tercih edildiği bölgeler arasında bulunuyor.

İnistanbul projesi, İstanbul’un her köşesine rahatlıkla ulaşabileceğiniz metro hattına yürüme mesafesinde yer alıyor, tramvay ve metrobüse de yakın mesafede bulunuyor.

Önünde yer alan metrobüs hattı üzerindeki eğitim kurumlarında 30.000’i aşkın üniversite öğrencisinin eğitim gördüğü ve 3.000’i aşkın eğitim görevlisinin çalıştığı İnistanbul Gala, Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü’ne 100 metre, Yeni Yüzyıl Üniversitesi’ne 800 metre, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Hastanesi’ne 1.4km, Nişantaşı Üniversitesi Bayrampaşa Yerleşkesine 1,5 km, Cevizlibağ Doğa Koleji’ne 1,6 km mesafede yer alıyor. Ayrıca, sağlık sektörünün önemli merkezlerinden olan Avrasya Hospital, Özel Derman Hastanesi, Memorial Hizmet Hastanesi, Özel Balıklı Rum Hastanesi ve Medicana Bahçelievler Hastanesi’ne de çok yakın bir lokasyonda bulunuyor.

24 Odalı 1+1 Ev

Katlanır ev sistemi yani “Foldhome”, Nef’in birçok projesinde uygulanan yeni ve dinamik bir keşif. Bizlere bir evin içine sığamayacak, hatta alışılmış sitelerin sosyal tesislerinin kapsayamayacağı kadar farklı odalar yaratan Foldhome sistemi, 5000 m2’lik bir evin sahip olabileceği özellikleri bir evin içerisinde sunan mimari bir yaklaşım. Foldhome üniteleri İnistanbul Gala projesinde de yer alacak. Ayrıca aynı sistemi ofisler için de uygulayarak Foldoffice konseptine de İnistanbulda yer verilecek.

Bu yazıyı okuduktan sonra eminiz daha detaylı bilgilere göz atmak isteyeceksiniz. O halde http://www.inistanbultopkapi.com/ ‘a hemen girip merak ettiğiniz sorulara cevap bulabilirsiniz.

Bu içerik http://projelist.com/ tarafından hazırlanmıştır.


Bir boomads advertorial içeriğidir.

Soma’daki “Toplumsal Dönüşüm Projesi” Onlarla Hayat Buldu!

Soma İçin Bir Olduk:  Çocukların yüzündeki gülümseme her şeye değer...

Allianz Türkiye, sivil toplum örgütleriyle el ele vererek, bölgede etkilenen vatandaşlara ulaşabilmek, onların yaralarını sarmak ve yeni başlangıçlarını desteklemek için Soma’daydı. Soma’da 2014’te gerçekleşen ve ulusumuzu derinden sarsan maden faciasının ardından, Afetlerde Psikososyal Hizmetler Birliği (APHB) ve Bilim Kahramanları Derneği (BKD) ile işbirliği yapılarak “Allianz SomaDA”yı (Soma Dayanışma Ağı) geliştirdi.

Soma faciasından en çok etkilenen yerlerden biri de Kırkağaç. Kırkağaç’ta yaşayan 12 yaşındaki Yiğit, okuldaki 12 arkadaşıyla birlikte bir bilim kahramanı ekibi kurdu. Önce yapamayacaklarından korktular. Çalıştılar, çalıştılar, çalıştılar, bilgisayarda yazılım geliştirip, legodan yaptıkları robotlarına yüklediler. Bu bilim yolculuğu, özgüven ve başarı doğru yeni başlangıçları müjdeliyordu.

“Allianz SomaDA”yı kapsamında, BKD ile yapılan işbirliği sayesinde, Soma çevresinde, olaydan etkilenen 6 ilçedeki 16 okulun, Bilim Kahramanları Buluşuyor turnuvasına katılımı sağladı. 34 gönüllü öğretmen, 150’ye yakın öğrencinin oluşturduğu 17 farklı Allianz SomaDA takımını 4 ay boyunca turnuvaya hazırladı. Bu yolla, öğrencilerin normal hayata dönüşü desteklenirken, psikososyal ve kişisel gelişimlerine de katkı sağlanması amaçlandı.

“Allianz SomaDA”nın bir ayağı da faciadan etkilenen ailelerin çoğunlukta olduğu Dursunbey’deydi. APHB ile yapılan işbirliği sayesinde, Dursunbey’de bir psikososyal destek merkezi açıldı. Çocuklara, yetişkinlere ve gruplara yönelik üç görüşme odası bulunan Dursunbey Psikososyal Destek Merkezi’nin hizmetleri, merkeze uzak bölgelere de ulaştırıldı.


Bir boomads advertorial içeriğidir.

LINE ve Pepsi sevdiklerinle yaya yaya konuş diye var!

Telefon, sevdiklerimizle konuşmak için mükemmel bir araç. Artık hayatımızın çok büyük bir kısmını akıllı telefonlar kaplıyor ve herkesle görüntülü, görüntüsüz konuşabiliyoruz.

Sevdiklerimizle konuşurken kullandığımız bir çok akıllı telefon uygulaması var ve hepimiz bunları kullanıyoruz. Sadece mesajlaşmıyoruz, aynı zamanda konuşabiliyor, hatta birbirimizi anında görebiliyoruz. Bu uygulamaları kullanabilmek için iki tarafın da bu uygulamaya sahip olması gerekiyor. Ama bu kadar çok uygulama varken herkesin aynı uygulamayı kullanmasını beklemek biraz hayal oluyor.

Bu sorunları çözmek için LINE, bir uygulama geliştirdi. Artık LINE’da Premium Call özelliğiyle, LINE’a sahip olmayan insanları arayabiliyoruz. Sadece yurt içini değil, yurt dışını da çok uygun fiyatlara arayabiliyoruz.

LINE uygulamasına sahipsen, ekstradan bir şey yapmana gerek yok.

LINE indirmek için: http://me2.do/F1mG6dym

LINE ve Pepsi Kampanyası

Siz sevdiklerinizle yaya yaya konuşun diye LINE ve Pepsi birlikte bir kampanya başlattı. Hali hazırda LINE’dan LINE’a ücretsiz konuşabiliyorken, Pepsi kapaklarından çıkan şifreyle LINE'dan yurt ici, yurt disi, sabit veya cep telefonu istedigin numarayi ucretsiz arayabilmeni saglayacak 100 Premium Call kredisi kazaniyorsun.

Şifre Nerede?

Kutu Pepsi’lerin açma halkalarının arkasında veya Pepsi pet şişe altın ve gümüş renk kapaklarının altında şifreye ulaşman mümkün.

Şifre nereden aktif ediliyor?

Peki bu Pepsi şifresini LINE’da nasıl kullanırım diye mi düşünüyorsun? Hemen açıklayalım. İlk önce “diğer” kısmında Pepsi için özel yapılmış kısma giriyorsun.

Daha sonra şifre için ayrılmış bir yer göreceksin. Oraya Pepsi kapaklarının altındaki şifreyi giriyorsun.

Şifreyi girdikten sonra kutucuğun altındaki “Gönder” butonuna basıyorsun. Anında 100 Premium Call Kredin aktif hale geliyor.

LINE, aynı zamanda konuşmanın en ucuz yolu!

Ben bir hesaplama yaptim. Normalde internetli mesajli paketlere 30 lira falan oduyorsun. Bi' Pepsi aldin, ortalama 2 TL desen, 5 tane Pepsi alsan, etti 10 Lira. Elinde ne var? 5 tane Pepsi ve 500 Premium Call Kredisi. Bu da ediyor ki 150 dk. sabit hatlara ( ki sabit hat mi kaldi??) ya da 50 dk. herkesi arayabiliyorsun. ne kadar telefonla konusyorsun ki zaten? Surekli LINE'Dan mesajlasip duruyoruz ucretsiz. Olmayanlara da LINE yukletsen, oradan da bayagi kurtariyorsun. Bildigin 5 Pepsi yanina kar kaliyor.

Üstelik yurt dışını çok daha ucuza arıyorsun ki tek tek bütün ülkelere bakıp ne kadara denk geliyor diye hesaplamadım. Ama örneğin Amerika’yı, 100 Premium Call Kredisiyle yaklaşık 100 dakika konuşabiliyorsun. Çok iyi.

Bundan sonra bu şekilde harcama yapacağım ben. Evde zaten su gibi Pepsi içiliyor. Hatta su yerine Pepsi içiliyor. Adamlar üstüne Premium Call Kredisi veriyor. Ben kendime bi’ kampanya yapsaydım, ancak bu kadar karlı olurdum. Sahiden.

Evet özetliyorum: Herkese LINE yükletiyoruz, oradan kurtarıyoruz. Pepsi içiyoruz, oradan da kurtarıyoruz. Yurt içini, yurt dışını rahatça arıyoruz.

Nedir bu LINE Premium Call?

LINE Premium Call, sevdiklerinle konuşman için LINE’ın oluşturduğu bir servis. Aradığın kişi LINE uygulamasını kullanmıyorsa, onu Premium Call sayesinde arayabiliyorsun.

Üstelik yurt dışında da bu uygulama geçerli ve çok uygun fiyatlara bunu gerçekleştirebiliyorsun. Bu şekilde sevdiklerinle yaya yaya konuşabiliyorsun.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Türkiye’yi saran yeni uygulama : Snapchat

Gün geçmiyor ki yazılım devlerinin geliştirmiş olduğu akıllı telefon uygulamalarının bir tanesi de ülkemizde  popüler olmasın. Özellikle genç nüfusumuzdan dolayı akıllı telefon ve internet kullanım penatranomumuz dünya genelinde ilk 10’da olduğumuzdan teknolojik birçok uygulamayı popüler olarak kullanıyoruz.

Son dönemdeki popüler uygulamamız ise Snapchat : Evan Spiegel tarafından geliştiren, bir akıllı telefon uygulaması. Android ve iOS işletim sistemine sahip akıllı telefonlar üzerinden çalışan; kişilerarası iletişimi eğlenceli hale getirmek ve daha da özgün kılmak için geliştirilmiş bir yazılım olarak öne çıkıyor. Snapchat, öncelikle rehberinizdeki isimleri ve numaraları tarayan programı sayesinde, Snapchat kullanıcılarını size listeliyor. Bu şekilde programı kullanan arkadaşlarınızı görebilme ve onlarla videolu veya fotoğraflı görüşme yapma imkanı elde etmiş oluyorsunuz. Uygulama sayesinde  telefon rehberinizdeki kişilerden biri Snapchat’e yeni bir katılım sağladığında size bildirim yolluyor veriyor ve sizi durumdan haberdar ediyor.

Aslında kullanmaya alışık olduğumuz mesajlaşma uygulamalarından pek farklı değil ama içinde farklılıklar barındırdığı da söylemeden geçemeyeceğim.  Özellikle logosunda bulunan hayalet figürü ne kadar farklı, eğlenceli ve genç olduğunun ipuçlarını veriyor bize.

Snapchat, Platformlar arası çalışma özelliğine sahip mesajlaşma uygulaması, kullanıcıların birbirlerine çizim, resim, video ve yazılı mesaj göndermesini sağlıyor. 10 saniyelik kısıtlama ile istediğiniz kişiyle fotoğraf veya video paylaşımına izin veren bir araç. Daha basit bir anlatımla, cep telefonunuzla bir fotoğraf veya video çekip Snapchat kullanan arkadaşınıza gönderiyorsunuz. Fotoğrafı gönderdiğiniz arkadaşınız o fotoğrafı en fazla 10 saniye içinde görüntüleyebiliyor. Size gönderilen fotoğrafı açabilmeniz için de parmağınızı butona basılı tutmanız yeterli oluyor. Snapchat’i eğlenceli ve gençlerin yaygın olarak kullanmalarının sebebi şimdi anlatacağım özelliklerden ötürü serbestçe kullanıyorlar. Sanpchat’i çekip yolladığınız fotoğraf görüntülendikten 10 saniye sonra kendisini yok ediyor. Çektiğiniz fotoğraf ne sizin alanınızda ne de karşı tarafın fotoğraf alanı içine kaydedilmemiş oluyor. Ayrıca size yollanmış olan fotoğraf veya video, ekran görüntüsü şeklinde karşınızdaki kişi tarafından kaydedilmek, indirilmek istenirse size bilgi mesajı geliyor. Ayrıca gönderilen fotoğrafların üzerine eğlenceli çizimlerde eklene biliniyor.

Tüm bu özellikler nedeniyle gençler çekmiş oldukları görsel materyalleri özgürce paylaşabiliyor ve diğer mesajlaşma kanallarını kullanmak yerine Sanpchat’ı tercih etmiş oluyorlar.

Snapchat’in kullanım istatistiklerine baktığımızda ise kullanıcılarının yüzde 70’ini kadınlar oluşturuyor. Uygulama, en çok ABD ve İngiltere’de tercih ediliyor. Ayrıca dünya genelinde iPhone kullanıcılarının yüzde 18’i bu uygulamayı kullanıyor. Türkiye’de ise 5 milyondan fazla Sanpchat kullanıcısı bulunuyor. 18 – 25 yaş arasındaki kitle yaygın olarak kullandığından Türkiye’deki markaların ve e-ticaret sitelerinin stratejik anlamda bu konuyla ilgili nasıl bir atılım yapacaklarını izlemek ayrı bir merak konusu benim için. ABD’de dünyanın önde gelen markaların stratejilerine dahil ettikleri Snapchat çalışmalarını YouTube’dan izlemenizi tavsiye ederim çok eğlenceli çalışmalar ortaya çıkmış. Sanpchat sayesinde gününüzü eğlenceli kılabilirsiniz…

***Etkin olarak sosyal medyayı kullanan Buse Terim, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesapları aracılığıyla Snapchat hesabı açtığını belirtti bile :)

Sanal araçlar yön tayinimizde, navigasyon'da çığır açıyor: İŞTE OTOMOTİV SEKTÖRÜ...

Teknolojinin hızlı gelişmelerini yakından takip eden Otomotiv sektöründe markalar var olan yoğun rekabeti kırmak için yepyeni olgularını müşterilerine sunmak için adeta yarışıyorlar. Yakın geleceğimizde sürücüsüz araç kullanımlarının yaygın olacağını pek çoğumuz duyuyor ve okuyoruz. Bunun yanında sağlanan güvenlik teknolojileri de neredeyse gelecek için “ölümsüzlük” vaatleri verir halde ilerlemektedir.

Çok fazla fütürist verilere sapmadan, otomotiv sektöründe yakın zamanda görebileceğimiz teknolojik sistemlerden bahsetmek istiyorum sizlere: İngiliz otomotiv devi Jaguar ve Land Rover (JLR) Grubu, geçen ay yeni modellerinde kullanacakları farklı, ilginç bir sistemle yeni teknolojilerini tanıttılar. Yeni Jaguar XJ Sedan modelinde tanıtılan bu teknoloji sayesinde yakından bildiğiniz görüş açımızı belirleyen ön camlar,  yerini bilgisayar ekranına bırakıyor. Şu an; arabamızda bilgisayar ekranı eksikti dediğinizi duyar gibiyim. Gerçekten bu gelişmeler alışkanlığa dönüşür mü, bilmem ama Dünyamızda bu çalışmaların hayli yoğunlaştığı kesin. Bahsettiğim teknolojilerin testleri başarılı bir şekilde tamamlandı. Bu sayede, İngiliz bir Grup “360 derece sanal şehir ön camı” isimli yeni bir sistemle, güvenlik adına çok önemli bir adım atmış oldular bile...

Bu yeni teknoloji sayesinde sürücü, ön camı tavana bağlayan sütunlar yokmuşcasına etrafını görebiliyor ve çerçeveler sayesinde aracın iç kısmından, dış kısmına yerleştirilmiş kamera görüntülerini gerçek zamanlı olarak yansıtabiliyor. Şeffaf bir görünüm sağlayarak, aracın 360 derece çevresinde bulunan (yaya, bisikletli) her şeyi ön cama yansıtabiliyor. Çarpma riski bulunduğunda ise bu alanlar öne çıkarılarak alarm veriyor.

Yeni teknolojiler arasında, en dikkati çeken sistem ise “Head-up display” olan, “Hayaleti takip et” isimli navigasyon sistemi. Bu teknoloji sayesinde ise; cihaz ile yolumuzu bulmak, trafik işaretlerine ve trafik yoğunluğuna dikkat etmek yerine, hayalet bir aracı takip etmemiz yeterli olacak. Ön camda görüntülenen “Hayalet Araç” modu ile ekranda yarı şeffaf bir araba görüntüsü yansıtarak size navigasyon’da olduğu gibi gitmeniz gereken yönü gösteriyor olacak. Böylece orta veya ön konsoldaki navigasyon ekranına bakmadan sadece yola bakarak yönünüzü bulabileceksiniz. Ayrıca ön cam üzerinde görüntülenen uyarı imgeleri ile yayalara karşı işaretli uyarılarda da bulunacaktır.

Bahsettiğim bu yeni teknoloji, her sürücü için uygun olmayabilir. Özellikle dikkat dağıtıcı bile olabilir. Bu nedenle bahsedilen sistem fabrika ayarlarından kapalı olarak geliyor, sürücünün tercihine göre etkinleştiriliyor. Bu teknolojinin bir sonraki adımında ise; ön camda civardaki benzin istasyonlarındaki fiyat bilgileri,  otoparkların doluluk oranları ve yer durumlarına dair birçok bilgi de ekranlar sayesinde aktarılma olanağı bulacaktır. Tüm bunların sonucunda, sürücü koltuğunda oturarak birçok reklamla ilgili anons ve duyurular da pek yakında tarafımıza bu sayede iletilmiş olacaklardır.

Sağlanan bu teknolojiler sadece sürüş kolaylığı için düşünülmüş değil. Ayrıca akıllı saat ile park edilebilen araçlara da sahip olacağız. Alman otomotiv devi BMW, araçlarını akıllı saatler aracılığıyla park edilebilmesini sağlayacak bir sistem geliştiriyor. Bu ay Las Vegas’ta düzenlenen 2015 Uluslararası Teknoloji Fuarı’nda bu son yeni teknoloji tanıtıldı. Akıllı saatler üzerinden verilen komutlarla araç kendi kendini park edebilecek. BMW’ye göre sürücünün yapması gereken tek şey, akıllı saat üzerindeki “Uzaktan Kumandalı Park Yardımcısı” uygulamasını çalıştırmak. Sonrasında da araca düzgün park için gerekli komutları vermek yeterli olacak. Bu durum, sanırım en çok bayanların işine yarayabilir, benden söylemesi…

Teknoloji sayesinde en güvenilir sürüş durumuna ve her daim park edebilir durumda olabiliriz. Teknoloji her şekilde bizlere kolaylık sağlıyorsa da, söz konusu bu yenilikleri algılayabilmek de ayrı bir çaba gerektirir. Bu türdeki yeniliklerin teknolojik yaşamımıza her zaman kolaylıklar sağlaması dileğiyle.