“Phubbing” kelimesinin literatüre ve hayatımıza girmesinden
sonra geçtiğimiz aylarda İngiltere’nin saygın üniversitelerinden “Oxford
Üniversitesi Yayınevi” araştırmacıları, her sene o yılın ruhunu eni iyi
yansıtan sözcüğü veya ifadeyi belirlediler ve işte yılın sözcüğünü seçtiler. Yılın sözcükleri, çevrimiçi içeriği takip eden ve her ay 150 milyondan
fazla İngilizce sözcüğün kullanımı ile ilgili veri toplayan bir araştırma
programı tarafından seçiliyor.
2013 yılının seçilmiş sözcüğü “selfie” olarak ilan edildi. Selfie’nin sözcük anlamına
baktığımızda, “kendi” ya da “öz” denebilecek “self” kelimesine Türkçe’deki gibi
“cık”, “cik “ eki konularak türetilmiş ve de benlik ve narsizm kavramlarından
yola çıkarak oluşturulmuş olduğunu görüyoruz. “Selfie”nin sosyal medya içerisindeki
kullanımına baktığımızda ise; bir
kişinin sosyal medya üzerinden, akıllı telefonlar ya da webcam aracılığıyla kendi
fotoğrafını çekip internette paylaşılması durumu olarak algılanmaktadır. Oxford Sözlükleri Direktörü Judy Pearsall, Selfie sözcüğünün
ilk kez 2002 yılında Avustralya'da düzenlenen çevrimiçi bir forum sırasında
kullanıldığını, iki yıl sonra fotoğraf paylaşım sitesi olan Flickr sayesinde varlığını
ortaya koyarak yaygınlaşmaya başladığını açıklamıştır.
Selfie akımının hızla yayılmasının
altında psikolojik ve sosyolojik etkenlere dayalı
verilerin olduğu öne sürülmektedir. Bunun sebebi de son yıllarda hayatımıza
giren akıllı telefonlarda yer alan kameralar ve fotoğraf çekme özellikleri ve
tabletlerde bulunan diğer donanımlarla, önceleri kendi fotğraflarının
çekilmesinden hoşnut olmayan insanlar, çağın ve teknolojinin değişimiyle,
bahsettiğimiz bu yöntem sayesinde hem kendi fotoğraflarını çekmekte, hem de
kendilerine ait videolarını da diğer insanlarla paylaşabilme olanağı
bulabilmektedirler. Bu şekilde duygusal ve toplumsal iletişimin boyutlarının
teknolojik ortamla bütünleştiği olgusu ortaya çıkmaktadır.
Teknoloji sözkonusu gelişimin sonucu
olan bu akımının daha da popüler hale gelmesine olanak sağlıyor. Örneğin cep
telefonlarımızın kameralardaki görüntü kalitesinin yükselmesi; Instagram, Vine
ve Facebook gibi sosyal paylaşım sitelerinin yoğun olarak kullanılmasıyla dünya genelinde 7’den 70’e
herkesin en az bir kez gerçekleştirmiş olduğu bu paylaşım gittikçe yaygın hale
gelmektedir. Kimi zaman eğlence amaçlı, kimi zaman da var olan yalnızlıktan
sıyrılmak için paylaşılan bu tarz fotoğraflar, kişinin duygusal hayatında
önemli bir yer teşkil etmektedir.
Geçtiğimiz günlerde, Selfie akımına en iyi örnek ABD Başkanı
Barack Obama’dan geldi. Nelson Mandela’nın cenaze töreninde, Danimarka
Başbakanı Helle Thorning Schmidth ile yakınlaşarak; çevreye, bulunduğu konuma
ve yere aldırmadan cep telefonuyla çekmiş olduğu fotoğrafı Selfie sözcüğünü kullanarak paylaşması, sosyal medya’da büyük bir yankı uyandırmıştır.
Yine de çağımız akımlarından biri olan selfie’yi
kullanırken, sosyal medya üzerinde yapacağımız paylaşımları da özenle seçmemizde
fayda var. Fotoğraflarımızı nerede ve ne şekilde paylaşmamız gerektiğine dair dikkatli
olmamız da tavsiyelerim arasında. Sosyal medya çok hızlı değişkenlik
gösterdiğinden her zaman her türlü paylaşım olumlulukla karşılanmayabilir,
hoşnut olamayacağımız durumların da söz konusu olabileceğini göz ardı
etmemeliyiz.
Neşenizin bol olduğu, güzel anlarınızı
sergileyebileceğiniz, renkli selfie paylaşımlarınızı yapabileceğiniz bir
uygulamayı da size önermek istiyorum. Akıllı telefonlarınız #selfiegram uygulamasını indirerek, çekmiş olduğunuz
selfie fotoğraflarınızı sizin için dörtlü kolaj şeklinde paylaşmanızı sağlayan
bu keyifli uygulamayı da kullanabilirsiniz.
Süper yorumlanmış tebrikler :) RAM
YanıtlaSilTeşekkürler :) Keyifli okumalar dilerim ...
YanıtlaSil